Crystal Ball

           Zamanın basitçe hissedebildiğimiz üç boyutu. Geçmiş, şimdi ve gelecek…  Bunları karşı karşıya gelmiş iki ayna olarak hayal edebiliriz. Birinden diğerine bakıldığında sayısız resmi gösteren iki ayna olarak… Ve bu aynalar birbirleri içinden defalarca aynı görüntüyü yansıtırken zaman ikisinin ortasında, şimdide durur.
            Geçmiş, acı ya da mutlulukla doludur ama dokunulmazlığın hüznüyle mühürlenmiştir.
Gelecek bizi heyecanlandırır. Bilmemiz gereken tüm detaylar onun dokunmaya can attığımız sırrının arkasındadır. İki durumda da dokunma çabanız her bir görüntünün sizi bir diğerine yönlendirmesiyle sonuçlanacaktır. Ve bazen bu sırada dokunabildiğimiz tek şeyi, şimdiyi kaybeder, onu geçmişin sandığına yollarız.    
            Tommy Shaw gruba henüz katılmıştı. Belki de 20’li yaşlarının başındaki pek çok genç gibi mühürlenmiş zamanın içinde kısılıp kalmış hissediyordu. Zamanı bir müddet durdurabilmenin nasıl bir his olacağını düşünmüş olanlar, uykusuz rüyaların karanlık koridorlarında yürürken Ay’ı avuçlarında tutanlar için anlaşılır bir histir sanıyorum…

            Shaw, Styx’e katıldığı ilk dönemlerinde kendine bir küre bulmayı diledi, sorularını bu kürenin içinde notalara döktü. Ortaya çıkan şarkı, Grubun 6. albümüne ismini verdi. Sonrasında grup neredeyse her konserlerinde çaldı parçayı. Bu hikâyenin sonunda ellerimiz bir kez daha geçmişe uzanıyor. Bu sefer bir konser kaydı çıktı sandıktan… J 1978 kışından canlı kaydıyla dinliyoruz: http://www.youtube.com/watch?v=lJveEQ0tfxw J

                        Özen Pelin Duran

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder